logo

16 Aralık 2018

Tren kazası ya da Doğa dalavereye gelmez


Rasim Özdenören
riozdenoren@gmail.com

”İnsan, hem doğa koşullarına uyum sağladığı, hem de o koşulları kendi lehine değiştirmeye çalışarak, doğanın kendi üstündeki egemenliğini, kendinin doğa üstündeki egemenliğine dönüştürdüğü ölçüde gelişir.”

Bu cümle, bilge yazarlarımızdan Çetin Altan’ın (Yeryüzü Tanrıçaları, Çetin Altan, s. 170, İnkılâp Y. / https://1000kitap.com/yazar/Cetin-Altan/alintilar).

Demek ki doğa koşullarına uyum sağlayarak doğayı değiştirebildiğimiz ölçüde doğaya karşı üstünlük sağlayabiliyoruz.

Burada doğa kelimesini ben geniş bir çerçevede algılamak istiyorum.

Bir işi kendi doğasına uygun biçimde gerçekleştirme olayının tümünü o işin doğası kapsamında öngörüyorum.

Mühendislik işlerinde olsun, toplumsal alanı ilgilendiren konularda olsun ölçümde, çizimde, hesaplamalarda yapılan hatalar, bu demektir ki o işin doğasına uygun olmayan öngörüler, eninde sonunda bir biçimde bedelini tahsil eder. Bu bedel o iş tarafından öç almak suretiyle de gerçekleşebilir…

13 Aralık Perşembe günü sabahında, saat 06.36’da Ankara-Konya hızlı tren kazası da böyle bir teknik hata yüzünden vuku buldu. Hata ister ilgili personelin ihmali veya yanlış yönlendirmesi sonucunda vuku bulmuş olsun, ister kimilerinin dediği gibi sinyalizasyon sisteminin işlememesinden kaynaklansın… Biz bunu araştırmıyoruz. Biz, bir iş kendi doğasına uygun biçimde yapılmadığı takdirde, o işin doğası, bir biçimde bunun bedelini mutlaka tahsil eder; bunun üzerinde duruyoruz…

Kadastro ölçümlerinde yapılan fenni hatalar sonraki kuşakları içinden çıkamayacakları miras bölüşüm ihtilaflarına sürükler. Veya sınır ihtilaflarına… Belki ilgililer arasında cinayetlere kadar uzanabilecek ihtilaflar…

Bir işe veya bir okula girmek için yapılan yarışma sınavlarında yapılacak yanlışlar, hataya kurban gidenin belki ömür boyu yaşayacağı bahtsızlıklara bedel olacaktır.

Yanlış malzeme kullanılması veya tasarım kusurları önlenemez kazalara, afetlere yol açabilir.

Daha üç gün önce, 14 Aralık Cuma günü Dicle Nehri üstündeki barajın kapaklarından birinin kopması, bir yandan on binlerce ton suyun zayi olmasına mal oldu. Kim bilir o yörede belki bir kuraklığın yaşanması sonucu da ortaya çıkabilir gelecek mevsimde…

Benzer teknik hatalar veya mühendislik hataları tabii ki bizim ülkemize mahsus değil. Dünyanın her tarafında benzer hatalar işleniyor.

Mühendislik hataları yüzünden batan gemiler, düşen uçaklar, devrilen otomobillerin hesabı sayılamayacak kadar çok… Bu kazalarda ölen insanların makûs talihine acımamak mümkün mü?

1912 15 Nisan gecesi batan muazzam buharlı yolcu gemisi Titanic’te 1514 yolcu hayatını kaybetti. Kaza ister kaptanın hatası yüzünden olsun, ister hesaplanamayan teknik hatalardan kaynaklanmış olsun, işin doğasına aykırı bir gidişatın olduğu kesin. Ve o iş, kendi doğasının hükmünü icra etti, eder, edecektir…

Sel yatağında veya heyelan mıntıkasında inşa edilen bina eninde sonunda yıkılmaya hükümlüdür. Bunun sorumluluğu o binayı oraya yapanda veya yapılmasına müsaade edendedir; selde veya heyelanda değil…

Doğa dalavereye gelmez. Eksik veya yanlış veya kalitesiz malzeme kullanarak yapılan bir bina veya araç veya cihaz yıkılarak, olmadık bir zamanda bozularak bedel ödetir.

Seküler dilde doğa koşulu denilen kural, İslami jargonda Adetullah diye anılır. Doğa kendi koşuluna uyulduğu takdirde insana ram olur; değilse o, insanı kendi koşuluna ram etmesini bilir.

(YENİ ŞAFAK)

Etiketler: » » » » » » » » » » »
Share
564 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...