logo

28 Haziran 2019

Mürsî’nin eşi gençlere sesleniyor


Hayrettin Karaman
h.karaman@gmail.com

Filistinli araştırmacı yazar Prof. Muhammed Hayır Mûsâ, Mürsî’nin şehadetinden sonra onun muhterem eşi Azîme Neclâ Muhammed Hanımefendi ile bir telefon konuşması yapmıştı.

Bu konuşmayı paylaştığı yazısına şöyle başlıyor:

Konuşmamız boyunca Neclâ Hanım yalnızca sabır ve onurlu duruşta bir okul değil, aynı zamanda sebat, sükûnet ve tevâzu ile yoğurulmuş yüce bir direnç ve izzet dağı idi.

Şaşırtıcı bir huzur ve sükunet içinde beni dinliyor, emsalsiz bir vakar içinde ara sıra konuşmaya katılıyor, Allah’ı anıyor, O’na hamdediyor, konuşunca kelimelerinden yapmacık olmayan büyüklük fışkırıyor, söylediği her kelime azim ve ufkumu bulutlarla kucaklaştırıyor, bu yüce boy karşısında daha fazla kısaldığımı hissediyordum.

Ona sordum: Gençler için neler söylersin, onlara senden hangi tavsiyeleri/öğütleri götüreyim?

Şu cevabı verdi:

-Onlara de ki: Biz Başkan ( Mürsî’) yakında köşke döner diyorduk, o, istediği ve temenni ettiği köşke döndü, bizim istediğimiz köşke değil, o cennetin köşklerini isterdi, umarım şimdi Allah’ın izniyle o köşklerdedir.

-Gençler! Başkanın kanını heder etmeyin, onun kanını (hakkını) talep etmekten bir an geri durmayın!

-Gençler! Başkanın ömür boyu yürüdüğü ve yürürken Rabbine kavuştuğu yolu tamamlayın; Allah yoluna davet ve bu yolda hareketi ikmal edin!

-Gençler! Başkanın taşıdığı bayrağı siz devralın, aman onu yere düşürmeyin, dininiz ve ümmetiniz için fedâkarlık yapmaktan, adanmaktan ve bedel ödemekten geri durmayın!

Gençler! Her kim, başkan hayatta iken ona gerektiği gibi yardımcı olamadığını düşünüyorsa şimdi vakit kaybetmeden işe koyulsun; yol uzundur ve hareket devam etmelidir!

Gençler! Başkanın yürüdüğü yol Allah rızası için hareket, bu yolda şehadet ve İslam için adanmışlık idi; bu yol Allah’ın makbul şehid kullarının yoludur. Bana hep şunu derdi: Allah’a davet yolunda ve İslam dini için canım feda olsun!

Başkan devamlı istediği “Allah yolunda şehid olma” gayesine ulaştı, yatarken uyumadan önce yaptığı duada çok kere şöyle dediğini duymuşumdur: Allah’ım bana şehadeti nasib eyle, ölümüm senin yolunda şehidlik şeklinde olsun!”

Başkan sebat sembolü idi, herkes onun altı yıl çektiği zindan hayatında davasındaki sebatından söz eder, ben buna başkan olduğu yedinci yılı da ekliyorum, vallahi bu bir yıl içinde başına gelenlerden dağlar bile sarsılırdı, daha sonraki yıllarda hapiste iken nasıl davasında ve yolunda sabit kaldıysa o bir yıl içinde de sebat etti, davadan sapmadı, Cenâb-ı Hak bu sebatı, ancak seçkin kullarına nasib eder.

Gençler! Allah’tan dileğimiz ve umudumuz ve size olan güvenimize dayanarak şunu söyleyeceğim: Zulüm devam edemez, hak er geç yerini bulacaktır, bu dünyada birbiri ile davalı olanlar Allah’ın huzurunda bir araya gelip hesap vereceklerdir!

Ben de bu ibretlik ve örnek konuşmayı çevirip sunduktan sonra gençlere Akif dilinden şunu derim:

Allah’a dayan, sa’ye sarıl hikmete râm ol

Yol varsa budur, bilmiyorum başka çıkar yol.

(YENİ ŞAFAK)

Etiketler:
Share
337 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...