logo

04 Nisan 2019

Papa ne yapmak istiyor?


Hayrettin Karaman
h.karaman@gmail.com

Vatikan’ın “dinler arası diyalog” projesinin amacının misyonerlik olduğu açıktır; bunu diyalogu farklı bir mecraya sokmaya uğraşan müteveffa papa da itiraf etmiştir.

Diyalog aslında dinler arasında değil, farklı dinlere mensup insanlar (dinlerin temsilcileri) arasında olur, fakat bir ğalat-ı meşhur olarak veya kasten buna “dinler arası diyalog” denmiştir.

Çeşitli maksatlarla farklı dinlere mensup insanların bir araya gelmeleri, konuşma, danışma, tartışma, dine davet… yapmaları yeni bir olay değildir.

Kur’an-ı Kerim’de:

“64. De ki: ‘Ey Ehl-i kitap! Sizinle bizim aramızda müşterek olan bir söze gelin: Yalnız Allah’a tapalım, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım ve Allah’ı bırakıp da içimizden bazıları diğer bazılarını rab edinmesin.” Eğer yine yüz çevirirlerse, “Şahit olun ki biz müslümanlarız’ deyin.” (Âl-i İmran:3/64)

buyurularak “dine davet ve hakkı tebliğ için diyalogun kapısı açılıyor, ancak diyalogun yalnızca bu maksatla yapılamayacağı, başka maksat ve zaruretlerin de diyalogu meşru kıldığı bilinmektedir.

İnsanları İslam’a kazanmak için tecrübe edilmiş yollar arasında en etkilisinin “İslam’ın, Müslümanların hayatında doğru temsili” olduğu sabit olmuştur. Birçok insanın hidayetine sebep olana iki unsur vardır: 1. Kur’an-ı Kerim’i okumak, 2. İslam’ı iyi temsil eden Müslümanları tanımak.

Peki insanları İslam’dan uzaklaştıran nedir?

Bu sorunu cevabı uzun olmakla beraber kapsayıcı olmayan ama bu yazının amacı bakımından yeterli olan sebepler şunlardır:

1.İslam’ı yanlış anlayan, anlamayan, anladığı ve bildiği halde İslam’a uymayan ahlak, davranış, hitap ve ilişki içinde olan Müslümanların çokluğu.

2.İslam hakkında yeterli bilgisi ve İslâmî yaşayışı eksik olan, bu haliyle başka din, ideoloji ve hayat tarzını benimsemiş kimselerle sıkı ilişki içinde olmak.

3.Başka dinlerin misyonerlerinin aldatıcı, saptırıcı, iki yüzlü davranışları ve etkili propagandaları.

Bu cümleden olarak mevcut Papa’nın son Ortadoğu gezisinden ve yaptığı bir açıklamadan örnek vereceğim:

Bu gezide Körfez ülkelerinde ölçüsü kaçık karşılamalar yapılmış, Müslümanlara örnek olması gereken dini ve siyasi liderlerin yanlış veya kasıtlı davranışları Papa’ya ve onun dinine itibar kazandırmış, İslam’a eşit izlenimi hasıl olmuştur.

Fas’ta yapılan daha vahimdir. Burada Papa ile Kral, İmam Hatip yetiştiren bir okulda hazırlanan bir programa katıldılar. Bu programda İmam kıyafetinde bir genç musiki eşliğinde ezan okuyarak sahneye girdi, ezanın yarısında musiki bu defa kilise musikisine dönüştü ve bir açık bayan okuyucu kilise ilâhisi ile icraya devam etti, arkada büyük bir orkestra vardı, bir ara Yahudilerin ilâhisine de yer verildi. İcra bitince Papa ve Kral heyecanla alkış tuttular.

Bu çeşit faaliyetlerin İslam’a vereceği zarar ve diğer dinlerin hanesine yazacağı kâr açıktır. Burada hak ile batıl eşit hale getirilmekte, doğrudan dinlerine davet ile sonuç alamayan misyonerler, uygun ortamlarda İslam’ın itibarından yararlanma yolunu seçmektedirler.

İşte tam bu bağlamda Papa bir açıklama yapıyor ve özetle şöyle diyor:

“Misyonerlik yani doğrudan dine davet yolu kapalıdır, bu yoldan sonuç alınamıyor, bu sebeple Fas’ta faaliyet gösteren din adamlarımız insanları Hristiyanlığa davet etmek yerine onlara yaklaşıp eşit şartlarda kardeş/dost olarak birlikte yaşamaya yönelmelidirler.”

Papa’nın yeni taktiğine hem Fas Ulema Heyeti’nden hem Dünya Müslüman Alimler Birliğinden tepkiler gelmiş, gerekli uyarılar yapılmıştır.

(YENİ ŞAFAK)

Etiketler:
Share
300 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...