logo

Ruhunuzu Anadolu’nun Rumeli’nin hüznüne yaklaşt


Yusuf Ziya Cömert
y.comert@gmail.com

Türkülerden hazzetmeyebilirsiniz.

Anadolu’yla, Rumeli’yle hemhal olmamışsanız niye hazzedesiniz?

Gurbeti, garipliği tatmamışsanız.

Yaralanmamışsanız.

Bozkırda toza toprağa bulanmamışsanız.

Dara düşmemişseniz.
Ayrılık bilmiyorsanız, sevda bilmiyorsanız, ne alışverişiniz olabilir türküyle? Niye sevesiniz türküyü?

Belki dostlar alışverişte görsün diye ritme uyup oturduğunuz yerde ırganırsınız.

İki nimet lazım hissetmek için.

Birisi lezzet alınacak şey. Tabii ki bu bağlamda türkü.

Birisi de lezzeti alabilecek kulak. Kulak sözün gelişi. Ruh demek daha doğru.

Ruhunuzu, Anadolu’nun, Rumeli’nin hüznüne yaklaştırın.

Seferberlik hele bir yaksın içinizi.

Issız köyler. Yoksulluklar, yoksunluklar.

Gözünüzde tütsün baba ocağınız.

Ya da kopsun gitsin oğlunuz, yâriniz gidip de dönülmeyen yerlere.

Bu çaresizliği sürün üstünüze başınıza.

***

O zaman yaklaşırsınız biraz Erzurumlu gelinin “Dön gel ağam dön gel dayanamiram/Uyku gaflet basmış uyanamiram/Ağam öldüğüne inanamiram” diye feryad edişine.

Bu nasıl ıssızlıktır Allahım!

“Koyun gelir kuzusunun adı yok

Sıralanmış küleklerin südü yok

Ağamsız bu yerlerin tadı yok”

Muzaffer Sarısözen hayatında başka hiçbir iş yapmasaydı, sadece bu türküyü derleseydi büyük iş yapmış olurdu.

Bestesi de… Sizi basamak basamak yükseltiyor. Sonunda uçurumdan aşağı atıyor.

(Bu türküyü zaman zaman Yemen Türküsünün arasında söylüyorlar. Yaraya tuz basıyorlar.)

‘Türküdeki şiir’den kastım böyle bir şey. Hani diyordum ya GDO’suz, hormonsuz.

Belki verdiğim örnek en şiddetlisi.

Ama işlemden geçmemiş, sun’i bir sürece sokulmamış. Ne intelekt, ne kalem ne kağıt.

“Dön gel ağam dön gel dayanamiram

Ağam öldüğüne inanamiram”

İçinizi yakan ateşten yükseldiği gibi kulağınıza/ruhunuza gelen hüzün.

Türkü için ‘yakmak’ tabirinin kullanılması bu ateşten olmalı.

Babamdan dinlemiştim. Dinlerken… Seferberlik için köylerinden kalkıp Erzurum’a doğru sevk edilen yüz küsur yıl öncenin yoksul, mahzun, temiz çocuklarının sırtlardan Karadeniz’e bakmaları…

Uzaktan, dağbaşlarından Rus gemilerinin geliş-gidişlerini görmeleri gözlerimin önünde canlandı.

“Urusun gemileri, hem ileri hem geri

Urus gözün kör olsun, ağlattın gelinleri.”

Dokunup geçmiş olalım seferberlik türkülerine.

Ya gurbet?

“Kahpe felek sana nettim neyledim

Attın gurbet ele parelerimi

Akıbeti beni sılamdan ettin

Kestin mümkünümü çarelerimi”

‘Kestin mümkünümü çarelerimi…’ Böyle bir cümle, akılla, fikirle kurulabilir mi?

Daha ne yazsın, ne söylesin Kul Himmet?

***

Fazla mı hüzün oldu?

Olsun hüzün. Yakışır bize.

Türkülerden bahsedeceğim ya, birkaç gündür TRT’nin türkü kanalı arabada açık.

Dinle, dinle, dinle… Hani ‘işte budur’ diyeceğim bir türkü denk gelmedi.

Nihayet dün, gazeteye yaklaştığım sırada Kerkük Divanı çıkageldi.

“Yanağının dört bir tarafı pembe i ala güldü

Öpsem öldürürler öpmesem öllem

Bu nasıl zulum işti.”

Eğer Kerkük şivesine aşina değilseniz ‘güldü’ ve ‘işti’yi sonuna ‘r’ harfi ilave ederek okuyun. ‘Öllem’i de ‘ölürüm’ diye anlayın.
Açıklama için aşinalar beni bağışlasın. Açıklamalar akışı bozabilir.

Can alıcı, türküyü şiir yapan mısra…

“Öpsem öldürürler, öpmesem öllem.”

Az çok haberim vardı bu türküden. Fakat yarım kulakla dinlemişim.

Bir dostum, bu türküyü bilhassa bu mısraı siyasi bir ruh halini, bir çeşit ‘arada kalma’ durumunu açıklamak için bana dinletince türkünün bendeki kıymeti arttı.

Kerkük’e geldiğimiz iyi oldu, haftaya buradan devam ederiz.

(KARAR)

Etiketler:
Share
420 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...