logo

26 Ağustos 2019

Perinçek’in iki maddelik Suriye planı


Bülent Orakoğlu
b.orakoglu@gmail.com

Hürriyet Gazetesi yazarı Ertuğrul Özkök 17 Ağustos tarihli “Perinçek Esad’la o gizli görüşmeyi kimden öğrendi” başlıklı yazısında; bayramda Doğu Perinçek’le yapılmış bir mülakatı okumuş. Esed’dan davet almış, Şam’a gidiyormuş. Şunu soruyorlar:

“Türkiye Şam yönetimiyle görüşüyor mu?”

“Evet” diyor.

Peki bunu nereden öğrenmiş?“Hem Tahran, hem Suriye yönetiminden hem de Türkiye hükümet çevrelerinden” diyor…

Peki kimmiş bu hükümet çevreleri?

“Sayın Tayyip Erdoğan” diyor…

Bizzat Cumhurbaşkanı’ndan öğrenmiş yani… Ertuğrul Özkök heyecan içinde ‘’Bu kritik günlerde Şam’a gönderilecek en iyi isim kim olabilir?” sorusuna “Suriye çok çok özel temsilcimiz olsa olsa Doğu Perinçek’tir” diye düşünmüş. Vakit geçirmeden Perinçek’i arayıp bu konuyu konuşmuş. Esad yönetimi Mayıs ayından beri bu çağrıyı yapıyormuş. İran üzerinden konuşuyorlarmış. Hatta bir plan üzerinde de anlaşmışlar.

Planın iki ana maddesi varmış:

BİR: Türkiye’nin kontrolündeki bölgelerde bulunan silahlı muhalif güçler silahları bırakacak ve teslim edecek.

İKİ: Esad yönetimi Suriye vatandaşı olan muhalifler için af çıkaracak.

Perinçek iddialı konuşuyor.

“İki taraf da bu görüşe yanaşıyor” diyor.

Aslında Türkiye’nin Şam ile ittifak kurmasını isteyen birçok parti lideri emekli üst düzey asker, yazar ve STK’lar var. Adeta iktidarı baskı altına almaya çalışan ‘’Şam ile ittifak kurun lobisi’’ oluşmuş diyebiliriz. Vatan Partisi Genel Başkanı Perinçek’i, Türkiye’nin, Suriye Rejimi ile masaya oturmasını isteyen en ateşli lider olarak tanımlayabiliriz. Kısa bir süre önce Perinçek Suriye konusunda flaş sayılabilecek açıklamalar yaptı. Türkiye’nin, Suriye’de Esed ile işbirliği yapması gerektiğini söyleyen Perinçek bomba bir iddiada bulunmuştu. Hükümet şimdiye kadar Esed yönetimiyle masaya oturmak istemese de Perinçek’e göre TSK’daki komutanlar da teröristlerin temizlenmesi için Türkiye’nin Esed ile birlikte hareket etmesi gerektiğini düşünüyor. Yine Perinçek’e göre Türkiye’nin geleceğiyle kimsenin oynamaması gerekiyor. Hükümet bir an önce Suriye’ye ‘Birlikte hareket edelim. Toprağınızı teröristlerden temizleyelim’ demeliymiş! Perinçek, TSK içinde bu düşüncede olan askerlerin isimlerini vermese de açıklamalarından bu askerlerin üst düzeyde ve muvazzaf subaylardan olduğu anlaşılıyor. Ayrıca bu açıklamanın hedefinin de kamuoyu olduğu izlenimini edindim. Zira böyle bir durum varsa Başkomutan Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuda bilgisi olduğuna adım kadar eminim.

Benim kafamı kurcalayan asıl mesele yaklaşık 1 yıl önce ŞAM ile ittifak kurun lobisince bu konunun tekrar tekrar gündeme getirilme çabalarına Cumhurbaşkanımız Tayyip Erdoğan’ın “1 milyon vatandaşını öldüren katille neyi konuşacağız” yönünde net ve kesin cevabı karşısında Perinçek’in bu konuda Cumhurbaşkanımız ile birebir görüşüp görüşmediği konusunda tereddütlerim olmuştu. Bu konuyu araştırırken Perinçek katıldığı bir televizyon programında bu kez Cumhurbaşkanı Erdoğan ile hiç birebir görüşmediğini ancak yakın çevresi ile irtibat kurduğunu açıklamıştı.

Diğer yandan Perinçek’in iki maddelik planı Türkiye’nin Suriye politikasına ters düşüyor. Türkiye Esed’siz bir Suriye tezini savunuyor. Suriye Ulusal Ordusu(ÖSO) ise TSK ile birlikte savaşan meşru güçler olması nedeniyle ESED’in affı gibi bir durumu Türkiye kesinlikle kabul etmez. Zira Suriye Ulusal Ordusu Esed’in iddia ettiği gibi terörist bir yapı asla değil.

Mayıs ayından itibaren Esed’rejiminin Türkiye’nin İdlip’te kurulu 12 gözlem noktasına yaptığı saldırılar artarak devam ediyor. Soçi Anlaşması’na aykırı olarak yapılan bu saldırılara Rusya’nın zımni destek vermesi üzerine Türkiye İdlip’te Rusya ve Suriye’ye karşı yaptığı hamleler Suriye sorununa nihai bir çözüm bulunmadan Esed ordusunun İdlip’e hakim olmasına karşı durduklarını bu çerçevede rejimin ilerleyişini frenlemek istediklerini gösteriyor. Kuşkusuz, rejimin İdlib’i ele geçirmesi halinde Türkiye sınırına doğru muazzam bir göç dalgasının yaşanmasının önlenmesi de Türkiye için ayrı bir önem taşıyor.

Rusya’nın Suriye’nin Türkiye’nin gözlem noktalarını ve İdlip’te sivilleri hedef alan saldırılarına karşı Rusya’nın kayıtsız kalmasının nedeni, Türkiye’nin Fırat’ın doğusunda güvenli bir bölge kurulması için ABD ile anlaşmış olması diyebiliriz.

(YENİ ŞAFAK)

Etiketler:
Share
489 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...