logo

26 Mayıs 2019

Kadim öğütler


Ahmet Taşgetiren
a.tasgetiren@gmail.com

28 Şubat günleriydi. Bir kaymakam, Cuma günü vaaz eden hocayı çağırmış ve uyarmıştı:

-Vaazında güncelleme yapma.

Hocanın yaptığı şuydu: Kur’an’dan ya da Hazreti Peygamber’in sözlerinden bugünün hadiselerine denk düşenleri almış, uyarılarda bulunmuştu. Belli ki kaymakama göre uyarılar zamanın uygulamalarına yönelik eleştiri niteliğine bürünüyordu.

-Yapma bunu, diyordu kaymakam bey, soyut, kimsenin üzerine uyar gözükmeyen şeyleri anlat sen.

O zaman bunu yazmıştım.

Aslında farkında olmadan o günkü kaymakamın istediği şeyi insanlar kendileri de yaparlar. İslam’ın ölçüleri soyut planda güzeldir, idealdir, ama kendi hayatımızla irtibat söz konusu olduğunda hatırlanmaz. Yani kendimiz için “Güncellemeyiz” o ölçüleri.

Bir süredir “Siyasi alanda İslam’ın ahlak ölçüleri” üzerine okumalar yapıyorum. Hani hatırlarsınız, Taha Bey, ısrarla “Sen yazmalısın” demişti, hatta tv 5 ekranlarında böyle bir çalışma yaptığımı ilan etmişti.

Okuyorum işte.

Aslında Altın Öğütler isimli hacimli çalışmamda bu alanda pek çok malzeme var. Ama daha geniş bir okuma ile, inşallah, güzel bir kitap ortaya çıkacak.

Bugün, İslam kültüründe “bilge yöneticiler” anlamında “Hulefa-i Raşidîn” diye nitelenen Hazreti Peygamber (s.a.v)’den hemen sonra gelen 4 Halife’den bazı sözleri paylaşmak istiyorum sizlerle. O sözler o tarihlerde kalmasın, diye. “Haydi o erdem abidesi insanların bütün zamanlar için kalıcı değer taşıyan sözlerini kendi siyasi yolculuğumuzda güncelleyelim” diye.

Hazreti Ebubekir, Hazreti Ömer, Hazreti Osman, Hazreti Ali (Allah onlardan razı olsun) anıt insanlardı. Sade insan olarak da, bir devlet reisi olarak da güzel örnekler ortaya koydular.

Hazreti Ebubekir diyor ki:

-Herhangi bir yericinin yermesinden korkarak hakkı söylemekten çekinen kimsede hayır yoktur.

-Kendini beğenmişlikten sakının. Topraktan yaratılmış ve yine toprağa dönecek olan, sonra da haşeratın azığı olacak bir kimse neyle gururlanabilir ki?

-Mazlumun bedduasından sakının ve kendinizi ölüme hazırlayın.

-Müslümanların işlerini deruhda ederken ellerini kanlarından, mideni mallarından uzak tut, haysiyetini kırma. Güç ve kuvvet ancak Allah’ın elindedir.

-Gizli ve aleni tüm davranışlarında Allah’tan kork. Çünkü O seni ve yaptıklarını görür.

Hazreti Ömer diyor ki:

-Müslümanları dövmeyiniz ki zillete düçar olmasınlar. Onları haksız yere methetmeyiniz ki şımarmasınlar. Kapılarınızı yüzlerine kapatmayınız ki kuvvetliler zayıfları ezmesin. Kendinizi Müslümanlardan üstün görmeyiniz ki zulme düçar olmasınlar.

-Bana hatalarımı gösteren adamdan Allah razı olsun.

-Günah işlemekten vaz geçmek tevbe ile uğraşmaktan daha kolaydır.

-Şunu iyi biliniz ki bir zalime karşı hakkı haykırmak, kişinin ölümünü yaklaştırmayacağı gibi rızkına da engel olmaz.

-Allah’tan korkanın öfkesi kabarmaz.

Hazreti Osman diyor ki:

-Ey insanlar, kimsenin görmediği, vakıf olmadığı işlerinizde Allah’a muhalefetten sakınınız.

-Ey Ademoğlu! Bilmiş ol ki ruhunu almakla vazifeli olan melek seni bırakmaz, ecelin geldiğinde seni bırakıp da başkasına gitmez. Sanki başkasını bırakıp da sana gelecekmiş gibi ölüme hazır ol. Gafil olma çünkü sen unutulmuş değilsin.

Hazreti Ali diyor ki:

-Elbiseniz eski de olsa kalbleriniz yeni ve temiz olsun.

-Allah’ın kullarına zulmedenin ibadullah tarafından davacısı Allah’tır. Allah da bir kimsenin hasmı oldu mu o kimsenin tutunabileceği tüm hüccetler batıldır.

-Tebaya karşı kalbini merhamet, muhabbet, güzel muamele ile doldur. Sakın onlara karşı ganimet yiyici bir arslan kesilme.

-Sakın hiçbir affından dolayı pişman olma. Bir de sakın “Ben kudret sahibiyim, emrederim, itaat ederler” deme. Çünkü bu kalbe fesat, dine zaaf verir. İnsanı mağrur eder, gurur da insanı helake götürür.

-Haiz olduğun kudret sende azamet ve tekebbür hasıl ederse, üzerindeki Allah’ın kudretini düşün. Sakın Allah ile azamet yarışına kalkışma.

-Sana müşavir olacakların en kötüsü senden evvel şerlilerle beraber olan, onların suçlarına ortaklık eden kimselerdir.

-Sakın yüzüne karşı medh edilmeyi isteme.

-Hiddetine, gazabına, eline, diline hakim ol.

Kutadgu Bilig’den:

-İnsan gönlünü çıkarıp avucuna koyarak başkaları önünde mahcup olmadan dolaşabilmelidir.

Bütün bunları kendi kişiliklerimizde “güncelleme”ye var mıyız?

(KARAR)

Etiketler:
Share
627 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...