logo

29 Kasım 2019

‘Hepimiz Aleviyiz’ demek neye yarar?


Akif Beki
a.beki@gmail.com

İzmir Gaziemir’de bir Alevi ailenin ev duvarına ‘Defol Alevi’ yazılarak, çarpı işareti konulmuştu.

Dün ‘Din Şurası’ kapanışında Cumhurbaşkanı Erdoğan, ondan önce İçişleri Bakanı Soylu ile AK Parti sözcüleri Çelik ve Ünal, Alevi düşmanlığına karşı güçlü mesajlar verdi.

Mezhep ayrımcılığını reddeden, saldırıyı kendilerine yapılmış sayan, birlik ve beraberliğimize kastedildiğini söyleyen dayanışma mesajlarıydı.

İktidardan bunları duymak sevindirici ve değerli.

Çünkü polisin, kah ‘sarhoşların işi’, kah ‘çocukların yaramazlığı’ diyerek önemsizleştirmeye çalıştığından şikayetçi aile.

Hatta olayın, İzmir Valisi Erol Ayyıldız’a ‘mezhepsel değil şahsi husumetten kaynaklı bir asayiş olayı’ diye rapor edildiği, valilik açıklamasından anlaşıldı.

Münferit ve sıradan bir vakayı adiye olarak savsaklanmaması açısından, iktidarın gösterdiği hassasiyet önemli.

Ama daha da önemlisi, tekil görünen şerlerden genel bir hayır çıkarabilmek.

Kimse ‘iki haytanın haylazlığı’ diye geçiştiremez. Çünkü örneklerine ilk kez rastlanmıyor.

Ve bu saldırıyı aydınlatmak, benzerlerinin tekrarını önlemeye tek başına yetmez.

Biliyoruz ki kışkırtma ve provokasyona açık bir zemin var. Etnik ve mezhepsel nefretin üstesinden, salt polisiye tedbirlerle gelinebilir mi?

Ciddiyetsiz ele alış biçimi ve önyargılı yaklaşarak acul hüküm verdiği için eleştirelim. Fakat sadece polisin boynuna yıkılamaz bu günahın vebali.

Kişileri inanç ve tercihlerinden dolayı hedef gösteren, toplumu kin ve düşmanlığa tahrik eden nefret suçlarıyla gerçekten mücadele edeceksek…

İlk düğmeyi doğru iliklemekten başlayalım.

Siyasetin fanatizm ve holiganlığı körükleyen zehirli dilidir o ilk düğme.

Yani evvel emirde görev, nefret saldırılarını kınamakta pek mahir siyasetçilere düşüyor. Suç işlendikten sonra, yükü polisin omuzlarına atmak en kolayı.

‘Hepimiz Aleviyiz’ pankartları açarak kardeşlik sloganları atınca sorumluluktan sıyrılmış olmuyoruz.

O pankartın altını, o sloganın içini lafta değil fiiliyatta doldurup doldurmadığınıza bakılır.

Buyurun, basit bir samimiyet testi size. Hangi siyaset çizgisi, aşağıdaki kriterlerden kaçını karşılıyor:

Ucuz popülizme yüz veriyor musunuz?

Hamasetten uzak durabiliyor musunuz?

Üç beş oy kazanmak uğruna, ideolojik kimlikleri çatıştırarak seçmen kızıştırmaya oynuyor musunuz?

Milleti bölme, birbirine düşman etme pahasına kutuplaşmanın acı meyvelerini toplamaya çalışıyor musunuz?

Din, ırk ve bölge hassasiyetlerini istismara tevessül ediyor musunuz?

Göğsünüzü gere gere içini dolduramadıktan sonra, ‘Hepimiz Aleviyiz’ demek neye yarar peki?

Dümbelekler kimin için çalıyor?

Bir müzik aleti olan ‘çifte nağra’ dümbelekleri değil, zırvacı ukala dümbelekleri bunlar.

Biri, Ali Babacan’ın yıllar sonra sırf CHP’yi kurtarmak için konuştuğunu söyler…

Kılıçdaroğlu, şu gülünç ‘yalan haber’ üfürüğü yüzünden köşeye sıkışmış, işi bitti bitiyor da imdadına yetişsin diye Babacan ekrana sürülüyor, dümenden parti bile kurduruluyor ha!

Bir diğeri, “Pazartesi Arnavutluk 6.4, salı Bosna Hersek 5.4, bugün Yunanistan/Girit 6.1; bu da mı tesadüf” incileri saçar…

“Ardı ardına gelen depremler, bir harita gösteriyor”muş da…

“Adriyatik, Ege, Akdeniz.. Kuzey-Güney hattını izliyor”muş da…

“Bir sonraki deprem nerede olacak? Bir tuhaflık var. Deprem uzmanları zorlanacak gibi”ymiş de…

Ah şu dış güçler yok mu! Yine ne hinlik peşindeler?

Deprem silahıyla vuracaklar, hazırlıklar onu gösteriyor, sıra bizde, asıl hedef Türkiye, diğer depremler bize çaktırmamak için kamuflaj, tehlikeli bir cisim yaklaşıyor, uyan ülkem ha!

Vah vah vah! Bu akla ziyan yaveleri yumurtlarken ‘komik olurum’ da demiyor zırvacıbaşı. Bas bas deşifre ediyor hilekar düşmanın son sinsi planını.

Jeoloji hocaları ‘Alp-Himalaya kuşağı sallanıyor, bizim fay hatlarıyla alakası yok’ demiş, palavra. Medyaya yerleştirilmiş yerli ve milli saldırı-savar sensörlerinden daha mı iyi bilecekler tehlikenin nereden geldiğini?

Hadi bu dümbelekler kendine güldürmekten korkmuyor, iktidar propagandası aşkına ha babam gümbürdüyor da…’Az ötede dur, olmaz olsun senin gibi borazan, benim için gümbürdeme, senden medet istemez’ diyecek kimse de mi yok?

(KARAR)

Etiketler:
Share
689 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...