logo

04 Temmuz 2019

Hafter hep kaçak dövüşüyor


Ahmet Varol
a.varol@gmail.com

Libya’da Trablus’u ele geçirmek için çalışan ve sürdürdüğü fitne savaşıyla ülkede bir istikrar oluşmasını engelleyen emekli general Halife Hafter’in militanları eski rejim kalıntılarıyla Afrika’nın değişik ülkelerinden toplanan paralı gerillalardan oluşuyor. Bu gerillaların maaşları da Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin sağladığı maddi destekle ödeniyor. Suudi Arabistan ve BAE, Hafter örgütüne destek verdiğini zaten açık bir şekilde ortaya koyuyordu. Son zamanlarda bu örgüte para ve silah desteğinde bulunduklarını da açık bir şekilde ortaya koyuyorlar.

Hafter’in saflarında sadece paranın hatırına savaşanlar canlarını sağlama aldıkları zaman saldırıyorlar. Ama canlarının tehlikeye girdiğini gördükleri zaman kaçıyorlar. O yüzden Hafter örgütü aylardan beridir Trablus’u ele geçirmek için sürdürdüğü savaşta bir ilerleme kaydedemedi. Son günlerde cephede önemli yeni kayıplar da vererek biraz daha gerilere çekilmek zorunda kaldı.

Ama bu kez yine arkasındaki dikta rejimlerinin temin ettiği savaş uçaklarını ve füzeleri kullanarak sivil hedeflere yönelik saldırılar düzenlemek suretiyle intikam alma yoluna gitti. Saldırılarında çok sayıda insana zarar verebilmek için de özellikle Afrikalı göçmenlerin toplu olarak bulunduğu noktaları hedef aldı. Bu yüzden onlarca insanın hayatını kaybetmesine onlarcasının da yaralanmasına neden oldu.

Aslında saldırıda hedef alınanların savaşla hiçbir ilgileri yok. Üstelik bu insanlar Libyalı bile değiller ki Trablus’taki yönetimi desteklediklerinden dolayı Hafter örgütünün hedefi olsunlar. Hafter örgütünün bu insanları özellikle hedef almasının tek bir amacı var, o da mümkün olduğu kadar çok insana zarar vermek suretiyle baskın çıkmaya çalışmak. Bu tutumu da Halife Hafter’in ne kadar vahşi, hunhar ve insanî değerlerden soyutlanmış bir canavar olduğunu gözler önüne seriyor. Onun bu özellikleri de Suudi Arabistan’ın, BAE’nin ve Mısır’daki Sisi yönetiminin kendisine bu kadar ateşli bir şekilde destek vermesinin asıl sebebini gözler önüne seriyor.

Söz konusu ülkeler Libya’da, Mısır’daki Sisi’nin bir benzerinin devlete hakim olmasını; halka katı bir şekilde muamele etmek, onları kendi saltanatına şartsız boyun eğmeye zorlamak için haydutlukta hudut tanımayan birinin hüküm sürmesini istiyorlar. O yüzden Hafter’e ve onun örgütüne böylesine tavizsiz bir destek veriyorlar.

Haber kaynaklarının verdiği bilgilere göre Hafter’in örgütüne bağlı savaş uçakları Libya’nın başkenti Trablus’un banliyösünde yer alan Tacura bölgesindeki düzensiz göçmen kampını özellikle hedef alarak saldırı düzenlediler. Bu uçakların o kampı yanlışlıkla bombalamış olmaları ihtimali yok. Kasten ve bilinçli bir şekilde hedef aldıkları çok açık. Saldırıda ilk alınan haberlere göre en az kırk kişi hayatını kaybetti. Bölgedeki tıbbi kaynakların verdiği bilgilere göre seksen kişi de yaralandı. Bu kadar çok can kaybı ve yaralanma olmasının sebebi söz konusu fitne örgütüne ait savaş uçaklarının, göçmenlerin toplu halde bulundukları bir noktayı hedef almaları oldu.

Hafter fitnesinden kaynaklanan savaştaki saldırılara karşı verilen savunma mücadelesiyle hiçbir ilgileri olmayan bu göçmenleri hedef alarak katliam yapmalarının tek bir amacı olabilir: Mümkün olduğu kadar çok zayiata sebep olmak suretiyle büyük tehditlerde bulunmak ve kendileriyle savaşın sürdürülmesinin ağır bir maliyeti olacağı mesajı vermek. Paralı askerlerinin cephede kararlılık gösterememesinden dolayı önemli stratejik noktaları kaybeden Hafter örgütü bu şekilde arkadan vurarak, kaçak dövüş yaparak tehditkâr olmaya çalışıyor.

(YENİ AKİT)

Etiketler:
Share
339 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...