logo

“Çok hızlı yapacağız” ile geldi, “çok hızlı peşkeş”le boy gösteriyor!


Ali İhsan Karahasanoğlu
a.karahasanoglu@gmail.com

“Çok hızlı şekilde, trafik sorununu çözeceğiz.”

“Çok hızlı şekilde 150 mahallede 150 kreş açacağız.”

“Çok hızlı şekilde deprem sırasında acil ihtiyacımız olan toplanma alanlarından 850 tanesini açıklayacağız.”

“Çok hızlı şekilde, lüks makam araçlarını liste halinde kamuoyuna açıklayıp, onları iade edeceğiz.”

“Çok hızlı şekilde, muhtaç herkese bedava ekmek uygulamasını başlatacağız.”

“Çok hızlı şekilde muhtaç ailelere bedava süt vermeye başlayacağız.”

“Çok hızlı şekilde, İstanbul sokaklarında bedava park yapan 63 bin kişiyi tespit edip, kamuoyuna açıklayacağız, indirimlerini iptal edeceğiz.”

“Çok hızlı şekilde, metro çalışmalarını sürdürüp, faaliyete alacağız.”

“Çok hızlı şekilde sistemini kurup, ihaleleri belediyemizin televizyonundan canlı olarak yayınlamaya başlayacağız.”

“Çok hızlı olarak internet sitemizden tüm alımlarımızı yayınlayacağız. Tüm satın almalarımız şeffaf olacak.. Tüm hemşehrilerimiz, belediyemizin ve iştiraklarinin ne aldığını, kaça aldığını, hangi şartlarla kimden aldığını bilecek.”

Ben yoruldum..

“Çok hızlı olarak.. Çok hızlı olarak” diye vaad edilenleri sıralamaktan yoruldum..

O yorulmadı.

Buraya yazdıklarımın 10 katı daha, “Çok hızlı olarak” yapacakları var..

Ama..

“İhalede durdum.. Satın alma”da durdum.

Bilerek durdum..

Diğerlerinin de hiçbirisini yapmadı ama..

Belki göstermelik olarak.. İki aileye “bedava ekmek, bedava süt” uygulamasını başlatabilir..

Belki “Deprem anında toplanacağınız 850 arsa” diye, bize boş arsaların adreslerini verebilir.. (“Boş arsa” diyorum., Toplanma alanları zaten boş arsa.. Ama Ekrem bey, toplanma alanlarını “boş arsa” olarak değil, elektriği olan, suyu olan, yatağı-battaniyesi olan barınma yerleri olarak tanımladığı için, kendisinin göstereceği yerin de boş arsa olacağını şimdiden belirtmek istedim. Bu vesile ile, şunu da belirtmiş olalım: Depremden sonra, evi yıkılan insanlarımız tabii ki elektriği-suyu olan yerlerde geçici olarak kalacak. Ama önümüzdeki 50 yıllık süreçte bilinmeyen bir tarihte deprem olacak diye, binlerce konteynırı da, elektrikli-sulu barınma yerleri olarak boş tutmayı hiçbir akıl sahibi herhalde kabul edemez. Ve böyle bir şey yapılacak olursa, israfın kralı da, bu olur.)

Engelli olduğu için, İSPARK’ta indirimli araç kaydı olan, ama başka bir ile taşındığı için, zaten indirimli park hizmetinden artık yararlanamadığı tartışmasız olan, zaten bir yolsuzluk da kesinlikle sözkonusu olmayan iki kişinin ismini tespit edip, “Bakın bakın. Adam AK partili belediyenin bulunduğu Konya’ya taşınmış. Ama hâlâ İSPARK’ta indirimli park hizmetinden yararlanıyor” açıklaması yapabilir..

Bunların hepsi boş şeyler..

Bize lazım olan..

İhalelerin şeffaf olması..

Satın almaların şeffaf olması..

Seçimi kazandıran diğer partilerin yöneticileri ile yenilen pasta-börekler eşliğinde, hangi pastaların dağıtımının yapıldığı bilgilerinin verilmesi..

İşkembeden sallamıyorum.

Daha önceki gün, İyi Parti İstanbul Teşkilatı ile, Ekrem İmamoğlu, pastalı börekli görüşme yaptı..

Seçim öncesinde “İsraf İsraf” diye yırtınan bir adam..

Seçim sonrasında da..

“Belediye Başkanı için 19 ayrı makam odası var” diyerek, sanki o odaları istemiyormuş gibi algı oluşturan adam..

Bir gün Florya Köşkü’nde..

Bir gün Malta Köşkü’nde.

Bir gün Saraçhane’deki makamında.

Bir gün Zeytinburnu’ndaki binada.

Ve son olarak da..

Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi’nde..

İyi Parti yöneticilerini kabul edip, pastaları yedirip, hasılat paylaşımı hakkında görüş alışverişi yapıp, ayrılıyorlar..

Hasılat Paylaşımı hakkında bir bilgi veriyorlar mı?

Yok..

“Görüşmeler çok faydalı geçti” ile yetiniyorlar..

“Hasılat paylaşımı ne ki?” diyecekler çıkabilir..

O toplantıdaki “hasılat paylaşımı” bilgilerine henüz ulaşamadık.

Ama haberlerimizde de göreceksiniz.

İSPARK’ta bir hasılat paylaşımı yapılmış..

Hatta o paylaşımın, bir ayağı deşifre olmuş.

İSPARK’ın çalışma alanı ile Cumhuriyet gazetesinin ne ilgisi var ise..

Günde 70 tane gazete alım sözleşmesi yapılmış..

Bilgi şifahi olarak gelince..

Ben de saf saf..

Belediyenin ihale sayfasını açıp arıyorum..

Sonra aklıma geldi..

“Gazetenin fiyatı belli. Komprador okuyucularına 2.5 TL’den kakalıyorlar.. Belediye iştiraki diye, indirim mi yapacaklar. Ona da aynı fiyattan kakalamışlardır. Gazetenin ihalesi olmaz ki!” dedim kendi kendime..

Ama..

İhalesi olmasa da..

Belediye iştiraki olan bir şirkete yapılan satın almanın, taahhüt edildiği üzere, belediyenin internet sitesinden duyurulması gerekmez miydi?

“İSPARK olarak, Başkanımız Ekrem İmamoğlu’na seçim öncesi ve sonrası verdikleri destek karşılığında, Cumhuriyet gazetesinden günlük 70 tane alım kararı verilmiştir” diye bir duyuru görmemiz gerekmez miydi?

O duyuru yok..

Neyse ki, belgesi geldi, söylenilenlerin bir iddia olmadığı ispatlandı..

Balya balya gazeteler alınıyor..

İSPARK’ın merkezinde topluca çalışanlara ücretsiz dağıtılıyor..

Okuyan da yok ki, akşam saatlerinde çekilen bir fotoğrafta, gazeteler öylece toplu olarak duruyordu..

Ama esas önemlisi..

Ekrem beyin seçimine Cumhuriyet destek verdi de..

Birgün vermedi mi?

Yeniçağ vermedi mi?

Hatta, Türkiye’de yayınlanmıyor ama.. PKK’nın gazetesi Özgür Gündem vermedi mi?

Daha dahası..

Yeni Asya, Milli Gazete destek vermedi mi? Haydar Baş’ın gazetesi destek vermedi mi?

Onlardan da, toplu gazete alımı, yapılmayacak mı?

Hani Necip Fazıl diyor ya:

Kurt yapmaz bu taksimi, kuzulara şah olsa!

İşte “o hesap” diyerek..

Diğer gazeteler de paylarını isteyeceklerdir..

Ekrem beyin, şeffaf yönetim, dürüst, israftan uzak, eşitlikçi, herkesi kucaklayan yönetim anlayışı mı?

Boşverin canım.

Onlar saf seçmenin ağzına sürülen bir parmak baldan ibaretti.

Şimdi; Milli Görüş felsefesinin 25 yılda biriktirdiklerinin paylaşımı zamanıdır..

Şimdi; binbir emekle çeyrek asırda yapılanların, bol keseden harcanması zamanıdır…

Şimdi; geceli gündüzlü çalışmalarla kurulan iştiraklerin paralarının bol kepçe dağıtılması zamanıdır..

(YENİ AKİT)

Etiketler:
Share
339 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...