logo

Cevdet Karal’ın ‘zamanın ruhu’nu okuyuşu


Yusuf Ziya Cömert
y.comert@gmail.com

Şiirin bittiğine dair laflardan bıktım. ‘Şiir bitti’ diyenin lafını kendi lügatimde ‘ben bittim’ olarak tercüme ediyorum.

‘Ben bittim’den daha kötü aslında.

‘Bana lüzum kalmadı.’

Biterse şiir, hayata çok kötü bakarsınız.

Haris bir tacir gibi, ilkesiz, ahlaksız bir politikacı gibi, kaşarlanmış bir bürokrat gibi…

Öyle kötü ki, bakmayın daha iyi.

Bunları söylerken, yazılmış, matbu hale gelmiş şiirden ibaret değil muradım.

Hayatın içinde mevcut olan, yeryüzünde, gökyüzünde, atmosferde, yerin altında, insanların içinde cari, hayatiyeti olan bir ‘varlık’tan söz ediyorum.

Matbu olanlar, bu büyük, muhteşem varlığın bir cüz’ünü teşkil ediyor.

Bizim gözümüze perde inmişse, göremiyorsak, şiir bize yaklaştığında şiiri, münasebetsiz bir ziyaretçiyi istiskal eder gibi istiskal ediyorsak, bir daha bize niye yaklaşsın şiir?

Siz onu tanımazsanız, o sizi hiç tanımaz.

Şair değilim ama, şiirle kendime mahsus bir alışverişim var.

Şiir bana yaklaştığı zaman onu ağırlıyorum.

Ona kıymet veriyorum.

Matbu olsun, olmasın.

Son gelenlerden biri Cevdet Karal’ın ‘Alışveriş Listesi.’

Gelince sevindim.

Cevdet Karal, kendi şiirine -dolayısıyla şiirin tamamına- harika bir pencere açmış diye düşündüm.

Alışveriş Listesi, bir açıdan, ‘zamanın ruhu’nu okuma denemesi.

İyi ve kötü hisleri, insanın duruşunu, durmayışını, kendisini, başkalarını, siparişlerle yakalıyor Cevdet Karal.

En çok yakaladıkları, yani benim kitabı ilk okumamda gözüme çarpanlar…

‘İkiyüzlülük.’ Hatta ‘çokyüzlülük.’

Misal çok ama bir tanesini vereyim.

“İnsan olduğumuzu gösteren bir amblem

Yoksa tanımayanlar ne der

Ruhlarımızı kesip biçmekte usta bir romancı

Kendimizden hoşnut olmadığımızda

Bizi başka kılıkları sokmalı”

Bir de, dindarlarınki dahil, ‘çoktanrılılık.’

“Bir yürüyen merdiven

İnsanı

Her düzeyden

Tanrının huzuruna çıkaracak cinsten”

Bir de ‘terk-i dünya’nın yeni çeşidi:

“Para sayma makinesi senfonik müziği

Terki dünya lüks ada ve krallık oteli”

Şimdi ikisi birden:

“Maske satıcısı

El yapımı maskelerle

Takas eden yüzleri

Acaba hangisiyle çıksam

Beni çağıran Tanrının karşısına

Siz denediniz bu maskeleri”

Bunlara, hayal kırıklıklarını, modern ve modern olmayan hüzünleri, sahte ve sahte olmayan ilgileri, hatta yalakalıkları, değişik tapınma şekillerini, daha bir çok şeyi ilave edebiliriz.

Listeyi baştan sona okudum.

Kendi gözlerimle.

Belki Cevdet Karal’ın gördüklerinin aynısını görmedim.

Ama kendi hayat tecrübemin, kendi ‘zamanı okuyuş’umun karşılığını gördüm.

Ben de, şiirin ‘koro’sundaki sesler gibi, “Daha çok şey gerekli” diyebilirim.

Ya da kendi tanıklıklarımla, kendi tecrübemle yeni bir liste yapabilirim.

(Cevdet Karal, belki ‘ihtiyaç’ların tamamını yazmamıştır listeye.)

Şiiri fazla kurcalamak istemiyorum.

Herkes kendisi kurcalasın. Benim yaptığım gibi, kendi tecrübesiyle.

Herkes bu şiirin açtığı pencereden çağı yakalasın.

(KARAR)

Etiketler:
Share
284 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...