logo

05 Nisan 2019

Buteflika’nın istifası Sudan’ı etkiler mi?


Ahmet Varol
a.varol@gmail.com

Sudan’da cumhurbaşkanı Ömer Hasan El-Beşir’in havayı yumuşatmak amacıyla yaptığı tüm girişimlere rağmen olaylar tamamen durulmadı. El-Beşir, olayların yatışması ve gösterilerin son bulması için muhtelif yöntemlere başvurdu. Hükümeti yeniden şekillendirdi. Meselelerin zaman içinde halledilmesi için muhtelif vaatlerde bulundu. Ama bunlar ülkede sükûnetin sağlanması için yeterli olmadı. Bunun üzerine izinsiz gösterileri yasakladı. Ama bu da muhalif tabanın gözünü korkutamadı. Halk değıişik yollarla tepkilerini ortaya koymaya devam etti.

Şimdi Cezayir’de Abdülaziz Buteflika’nın istifa etmek zorunda kalması karşısında; “Acaba bu istifa Sudan’daki olayları etkiler mi? Cezayir’de meydana gelen bu gelişme Ömer El-Beşir’in istifa etmesi için meydanlara çıkan kalabalıkları cesaretlendirir mi ve hadiseler daha da kapsamlı bir hale gelebilir mi?” soruları soruluyor.

Bazıları ortak yanlara bakarak Buteflika’nın istifa etmek zorunda kalmasının Sudan’ı da etkileyeceğini ve Sudan halkının cumhurbaşkanı El-Beşir’i istifaya zorlayabileceğini söylerken bazıları şartların farklı olmasını göz önünde bulundurarak bunun Sudan’ı çok fazla etkilemeyeceğini iddia ediyorlar.

Ortak noktalara bakanlar Cezayir’de halkın, bir kişinin başkanlık koltuğuna yirmi yıldan beri oturması ve yeni dönem için koltuğun yine kendisine verilmesini istemesi sebebiyle meydanlara çıktığını, aynı sıkıntının Sudan’da da mevcut olduğunu, bir kişinin otuz yıldan beri başkanlık koltuğuna oturduğunu, Sudan halkının onu artık istemediğini ve değişimin en üst kademeden başlamasını istediğini özellikle vurguluyorlar.

Cezayir’deki gelişmelerin Sudan’ı etkileyeceğini söyleyenlerin iddia ettikleri bir diğer ortak nokta ise her ikisinde de halkın iradesinin gözardı edilmesi. Sudan hükümetinin özellikle son olaylarda polis şiddetine başvurması halkın tepkilerinin daha da yayılmasına neden oldu. Hatta Cezayir hükümeti halkın eylemleri karşısında daha yumuşak bir tavır sergiledi.

Dikkat çekilen farklı yönlerin başında ise ordunun tavrı geliyor. Cezayir’de kitlesel muhalefetin yayıldığını gören ordu, halkın haklı olduğu söylemini öne çıkararak Buteflika’nın istifa etmesi için ona yüklendi. Sudan’da ise tam tersi bir tavır söz konusu. Ordu El-Beşir hükümetine açıktan destek verdi. Ayrıca Cezayir’de ordu ipleri elinde tutuyor. Sudan’da ise cumhurbaşkanının ordu üzerindeki etkisi daha güçlüdür.

İkinci önemli fark ise şu: Cezayir’de kitlesel tabanın tamamına yakın bir kısmının Buteflika’nın cumhurbaşkanlığının devam etmemesi ve ülkede siyasi reformlar gerçekleştirilmesi konusunda ittifak halinde olduğu; ama Sudan’da El-Beşir’in ve onun siyasi partisinin arkasında duran basite alınamayacak bir kitlesel taban olduğu söylenebilir.

Bir diğer farklı yönü ise Cezayir’deki muhalif kitlenin kendiliğinden oluşması, örgütlü bir düzenle yürütülmemesi. Bu yönüyle daha önce Arap Baharı olaylarının yaşandığı ülkelerdeki duruma benziyor. Yönetimin olayları kontrol altına alması için muhatap alacağı bir üst yapı yok. Dolayısıyla yönetimdekiler olayların ne yöne kayacağı konusunda güçlü bir tahminde bulunamıyorlar. Ama Sudan’daki muhalefet siyasi partiler, sendikalar ve diğer kitlesel örgütler tarafından organize ediliyor. Yönetimin belli bir muhatabı var ve onlarla pazarlık yapması imkânı oluşabilir.

Bütün bunlara rağmen yine de Cezayir’de cumhurbaşkanının istifasının Sudan’daki muhalefeti cesaretlendirmesi ve bu yüzden muhalif kesimin yönetime daha fazla yüklenmenin yollarını araştırması ihtimali yüksek.

(YENİ AKİT)

Etiketler: » » »
Share
344 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...