logo

04 Mart 2019

Alinur Aktaş beni şaşırttı


Mehmet Ocaktan
m.ocaktan@gmail.com

Eğer Bursa ile ilgili bir yazı yazacaksam, öncelikle bu şehrin hayatıma dokunan ve hala anılarımda yaşayan rengini, kokusunu anlatarak başlamalıyım. Çünkü gençliğim bu şehirde geçti benim… Bunsa Erkek Lisesi’nde okuduğum yıllara dönüp baktığımda her sokağında ayak izlerimi ve kanımın delicesine aktığı gençliğimin rengini görüyorum…

Bu yüzden de Bursa benim için daha farklı bir anlam taşıyor. AK Parti Bursa Büyükşehir belediye başkan adayı Alinur Aktaş’ı dinlerken anılarım ve Bursa’ya ilişkin gelecek hayallerim adeta birbirine karışıyor sanki… Bursa gerek tarihi ve kültürel derinliği itibariyle, gerekse sanayinin merkez şehirlerinden birisi olması hasebiyle siyaset yarışının en yoğun yaşandığı bir şehir. İşte tam da bu yüzden Bursa’daki siyaset yarışı, hem iktidar hem de muhalefet açısından büyük bir önem taşıyor. Dolayısıyla anketler, tahminler havada uçuşuyor… Ve tabii ki herkes iddialı.

Yarışın nasıl bir atmosferde geçtiğini anlamak için, galiba önce şöyle bir çerçeve çizmek gerekiyor. Bir kere seçimlere bir aydan az bir zaman kala özellikle büyükşehirlerle ilgili anketler, tahminler tam bir kafa karışıklığı yaratmış bulunuyor. Kuşkusuz bu durumun oluşmasında yeni sistemin icat ettiği ‘ittifak’ formülünün büyük etkisi var. Eski sistemde, son bir aylık sürede özellikle büyükşehirlerde hangi partinin kazanacağı üç aşağı beş yukarı belli olurdu. Şimdi ise tam bir belirsizlik hali yaşanıyor.

Yeni sisteme göre, büyükşehirlerdeki seçimler kelimenin tam anlamıyla bir referandum gibi yapılacak. Çünkü bu şehirlerde sadece “Cumhur İttifakı” ve “Millet İttifakı”nın adayları yarışacak. Anketler genel bir kanaat oluşturmakla birlikte, sandıktaki iradenin nasıl bir sonuç ortaya çıkaracağını bilmek elbette mümkün değil.

Dolayısıyla, Alinur Aktaş’ın tanıtım kampanyası çerçevesinde yapacağımız değerlendirmeler de sonuçta ortaya çıkan fotoğrafı tarif etmekten ibaret olacaktır. Bu çerçevede hemen şunu belirtmem gerekiyor ki, Alinur Aktaş yeni projeleriyle benim beklentilerimin de ötesinde ayakları yere basan, çerçevesi doğru çizilmiş ve de vizyonu olan büyük bir Bursa fotoğrafı ortaya koydu. Açıkçası biraz da oluşturulan yapay bir algı yüzünden, benim de beklentilerim çok yüksek değildi. Ama Alinur Aktaş beni şaşırttı, zira şehrin ihtiyacı olan projelerin hemen tamamı üzerinde titizlikle çalışılmış ve gerçekleşme olasılığı iyi hesaplanmış vizyon projeler…

Bursa trafiğine vizyon projeler

Başkan Aktaş, yeni dönemde gerçekleştirmeyi planladığı projeleri 6 başlık altında toplamış. Kuşkusuz bu projelerin en önemlisi ‘Ulaşım-trafik’. “2035 master planı” olarak adlandırdığı bu projeyi şehrin bütün kesimleriyle konuştuğunu, tartıştığını belirten Aktaş, “Belediye meclisinden bütün partilerimizin desteği ile ve de oybirliği ile geçirdik” diyor.

Şunu hemen belirtmeliyim ki, Bursa’nın trafik sorununu çözen bir başkan, bu şehrin tarihinde müstesna bir yere sahip olacaktır. Çünkü 3 milyonluk nüfusuyla Bursa, trafikte bugün önemli sorunlar yaşıyor, eğer çözüm üretilemezse yakın bir gelecekte Bursalıların çile çekmeleri kaçınılmaz hale gelecektir.

Başkan Alinur Aktaş bu tehlikenin farkında ve hemen sözlerinin başında diyor ki: “İki yıl içinde trafik sorununu Bursa’nın gündeminden çıkarmak istiyoruz.”

Bursa’da şu anda çalışan iki raylı sistem hattı bulunuyor; bunlar Emek-Arabayatağı, Kestel- üniversite hattı. Kent Meydanı-Otogan hattı da bitmek üzere. Alinur Aktaş yeni projeleriyle, Bursa’yı adeta raylı sistem ağıyla örmeyi planlıyor. İşte bu projeler:

-Emek-Şehir hastanesi hattı (4.5 kilometre)

-Gürsu Çalı hattı (28 kilometre ve yerin altında gidecek)

-Demirtaş- çalı hattı

-Görükle-Başköy hattı.

-Kestel-Uludağ hattı.

Trafik sorunu ile ilgili projeler sadece raylı sistemle ilgili değil kuşkusuz. Çünkü Bursa trafiğini içinden çıkılmaz hale getiren en önemli yerler, kavşak noktaları. İşte başkan Aktaş, bu kavşak bölgelerinde yapılacak kamulaştırmalarla yan yollar açılacağını ve böylece trafikte sirkülasyonun sağlanacağını belirtiyor.

Turizmden eğitime, parklardan kültür ve spora kadar önemli projeleri var Alinur Aktaş’ın. Ama bana göre bunların içinde en önemlileri, şehrin belli merkezlerinde yapılacak parklar. Zira şu anda “yeşil Bursa” sadece dillerde yaşıyor… Bu yüzden İzmir yolu üzerinde yapımı planlanan 150 futbol sahası büyüklüğündeki millet bahçesi, eminim bu şehre nefes aldıracaktır.

Alinur Aktaş’ın projelerini dinledikten sonra, “Keşke bütün Türkiye’de şu yerel seçim yarışını, şehirlerimizin problemlerini çözecek projeler üzerinden gerçekleştirebilseydik” demekten kendimi alamıyorum. Alinur Aktaş’ın vizyon projelerini dinlerken Bursa adına sevindim, ama Türkiye genelinde kampanyalara hakim olan hamasi söylemlere de biraz üzüldüm. Eğer 31 Mart’ta bir yol kazası olursa, en çok bu projelere üzülürüm.

(KARAR)

Etiketler: » » » »
Share
419 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...