logo

AK Parti-MHP tartışırken, Mor’lara-sapıklara gün doğuyor!


Ali İhsan Karahasanoğlu
a.karahasanoglu@gmail.com

Mor Çatı’nın hafta sonunda, Bodrum’da bir toplantısı vardı.

Apartman altı bodrum da değil.

Ak Parti imkânlarından semirerek, tatil kenti Bodrum’da.

Bodrum’da toplanıp, şiddet gören kadınların sorunlarını çözeceklermiş.

İnanalım mı?

Söyleme bakalım..

İnanabilirsek, inanalım.

Mor Çatı’dan Hülya Gülbahar diyor ki: “Kısa ve etkisiz koruma kararları veriliyor. 3 aylık koruma kararı vermek, yarıya indirilmiş bir koruma kararı vermektir.”

Burada istenilen ne?

Kanundaki azami sürenin (6 ay uzaklaştırmanın) ilk şiddet iddiasında bile, bir seferde verilmesi.. Eşler arasındaki tartışmanın 6 ay hiçbir görüşme olmadan geçmesi. Yani kısaca, aile yıkılsın isteniyor. Oysa, delil bile olmadan, sadece “şiddet var” iddiasında bile koruma kararı verildiğine göre, ilk seferde 1 gün uzaklaştırma verirsin.. İşin ciddiyetini taraflar anlarlar.. Anlamamışlar ise, tekrar daha uzun sürelisini verirsin. İlk şiddet iddiasında bile, kanundaki azami süre ile eşine yaklaşmama kararı verilmeli deniyorsa.. Bunları dinlemek, dediklerine itibar etmek, ailenin sonudur. Toplumun sonudur.

Yine Mor Çatı’dan Feride Eralp diyor ki: “Her ilde Şiddeti Önleme Merkezleri yokken Aile ve Dini Rehberlik Bürosu var.”

Niyet hemen ortaya çıkıyor. Biz içinde “din” olan bir şey istemiyoruz demeye getiriyorlar.

Bazı okurlarımız, isminden hareketle diyecekler ki; “Şiddeti önleme merkezi de, şiddeti önlüyormuş işte. İkisi de önlemek için çalışıyorsa, siz de birincisine itiraz etmeyin.”

Feministlerin burnunu soktuğu her yerde olan riyakârlık, maalesef devletin mevzuatına da girmiş. Açın bakın Şiddeti Önleme Merkezleri ile ilgili mevzuata.. Önleme ile ilgili bir çalışmaları yok. Sadece adları o.. Onların tüm uygulamaları, bırakın bir şiddeti, şiddetin iddiasında bile, onu en ağır şekilde nasıl cezalandırırız ile meşgul.

Adı önleme ama.. Tatbikatının önleme ile ilgisi yok..

Herkesin yararlanacağı Aile ve Dini Rehberlik Bürosu ise, tüm aile fertlerini şiddetten uzak tutmayı hedefliyor. Büyüklerin tavsiyesini, dinin nasihatlerini öğretiyor. Şiddeti kaynağında kurutmaya çalışıyor. Ama adında “din” var ya.. Hemen saldırıyorlar, kırmızı görmüş boğa gibi..

AK Partili iktidar da, bu derneklere, vakıflara prim veriyor.

**

AK Parti nezdinde pek bir itibarlı olan Mor Çatı, Diyanet’i gördüğü yerde hemen itirazı basıyor..

Peki, sapıklığı gördüğü yerde de itiraz ediyor mu?

Şiddetin esas sebebi olan sapkınlıkları gördüğünde de itiraz ediyor mu?

Ne gezer?

Şiddetin önemli ölçüde sebeplerinden LGBTİ söylemini, yaygınlaştırılmasını eleştireceklerine savunuyorlar..

Sapkın açıklamalara destek veriyor, kimisinde de sessiz kalıyorlar..

Mesela?

Hürriyet’te, HDP kurucusu Cezmi Ersöz ile röportaj yapılmış. Ahlaksızın söylediği; “Eş değiştirme, evliliği uzatabilir”.

Bunu söyleyen bir ahlaksız, gazetelerde. Dindar Kürt halkının oy verdiği HDP’de el üstünde tutuluyor.. Bahsettiğimiz dernekler, Diyaneti hedef aldıkları kadar bile, bunlara eleştiri getirmiyorlar..

Hatta..

Manisa’nın MHP’li Belediye başkanı örneğindeki gibi, sponsor olunan fuarlarda bu sapıklara imza günleri düzenleniyor.. Manisa’nın muhafazakar insanlarının kızları, o fuarda, bu sapık HDP’liye kitaplarını imzalaması için ricalarda bulunuyor..

Manisa Milli Eğitim Müdürü son dakikada imza günleri listesini görünce, öğrencilerin ders saatinde topluca o fuara gitmesine izin vermedi diye, MHP’liler tarafından topa tutuluyor..

MHP’liler beni mail bombardımanına tutuyorlar.. “Bak bak. Aynı fuarda Engin Alan komutanımız da vardı..”

Engin Alan komutanınız, hangi HDP’li sapık ile aynı fuara katıldığından habersiz ise, MHP tabanı da atarlanır tabi bize..

İşin sorumlusu MHP’li belediye başkanı da, tahsis ettiği minibüslerle, insanları sapık HDP’lilerin imza gününe taşıdığını görmez, “HDP’lilerin, CHP’lilerin gövde gösterisi yaptığı fuar bizim dışımızda” açıklaması ile kendini kurtarmak ister.

Vah Türkiye vah!

**

Sözümüz hem Ak Partililere. Hem MHP’lilere.

Almışsınız halktan % 52 oy.. Şu solak dernek, bu solak vakıf ile.. HDP’li sapık yazar ile veya benzerleri ile ne işiniz var?

Kurtarın ülkeyi şu aile düşmanı solaklardan.. Şu sapık HDP’lilerden..

(YENİ AKİT)

Etiketler:
Share
349 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...