logo

18 Ekim 2018

Açık artırmayla ‘sıçan deliği’ arayan prens


Akif Beki
a.beki@gmail.com

Ankara, Kaşıkçı cinayeti soruşturmasını muazzam bir ustalıkla yönetiyor, laf yok.

İlk günden olayı dünya kamuoyuna mal etmek iyi fikirdi.

Örtbas baskısını üstümüzden atmaya dönük bir strateji izleniyor.

Dünyanın dikkatini, tepkisini ve infialini çekmekte başarılı da olundu.

İnfaz timinden kimi isimlerin veliaht prensle doğrudan ilişkisinin tespit edilip dış basına sızdırılması, telafisi imkansız, hatta ölümcül bir darbe…

Ara bilanço, Suudiler açısından iç karartıcı. Trump içinse ellerini oğuşturacak kadar var.

Prens Selman’ın güç oyunundan tam tasfiyesiyle sonuçlanır mı bilmem, ama sıyrılmak için ödeyeceği bedel çok arttı, çok pahalıya patlayacak.

İtibarı beş paralık edildi. Parlatmak istediği yıldızı söndürüldü. Çöldeki Davos’la yakalayacağı sükse başlamadan bitti. Yıldızı yükselemeden düştü, kafaüstü çakıldı.

Dünya devleri, prensle aynı karede görünmeyi göze alamaz hale geldi. Boykotlar ve çekilmelerle çöktü artistik açılım çalımı.

‘Sıçan deliği bin akçe’ lafına geldi iş.

Bu saatten sonra kaçıp kurtulacağı Trump’tan başka bir sığınağı kalmadı.

Bir gazeteciyi fiziken imha ederek, bedenini ortadan kaldırarak susturmak uğruna şimdi, akıllara durgunluk veren bu barbarlık karşısında dünyayı susturması için Trump’tan medet umuyor.

Kaşıkçı, kalan hayatı boyunca hiç durmadan konuşsa, eleştirse, yemeden içmeden kötülese bu zararı verebilir miydi prens Selman’a?

Trump avukatlığa dünden teşne ama ‘altını batırdı cafer, bez getir’ alaycılığını da elden bırakmıyor.

Prensi aklamak, savunma altyapısını hazırlamak için bilabedel didinecek göz var mı onda? Velfecri okuyan gözleri, fiyat arttırmayı ihmal mi edecekti? Ücreti mukabilinde değil de hayrına amme hizmeti mi verecekti?

‘Ucu prense uzanırsa çok pis ödetirim’ tafraları satarken, kurtarma planına sahicilik katmaktan geri durmuyor. ‘Prensin bırakın ilgisini, konsoloslukta ne olduğu konusunda bilgisi bile yokmuş, güçlü bir şekilde reddediyor’ diye üstüne basa basa tekrarlıyor.

Prensi soruşturmanın dışında tutmak için kuru inkar yeter mi peki?

Cinayeti başına buyruk, kontrol dışına çıkmış üç beş serseri katile yıkarak, adı karışan Suudi görevlilerin prense bağlanmasını önlemeye çalışmıyor mu?

Türkiye’ye rağmen olacak şey değil.

Fakat…

Kendi başına hareket eden Suudi görevlilerin üstüne kalırsa soruşturma, oradan öteye geçmezse izlenen bütün bu incelikli strateji, sadece Trump’a çalışacak. Tahsilat miktarını arttırmasına yarayacak.

***

İyi ki…

Dünyanın tepkisini önemsiyoruz, bağımsız medyanın gücünü umursuyoruz.

‘Kaşıkçı kendi vatandaşım, konsolosluk kendi toprağım, asarım da keserim de, kime ne’ demeye bir devletin hakkı yokmuş, teyit ediyoruz.

İç egemenlik sorunu değilmiş temel hak ve özgürlükler. BM’yi, AB’yi, Batı’yı, Suudilerin bu canavarlığına karışmaya teşvik, en doğrusuymuş.

Anadolu Ajansı, her gün Batı’nın nasıl kayıtsız kalmadığını, etkin ve inandırıcı bir soruşturma için müdahil olduğunu, aydınlatılması için Suudilere işbirliği baskısı yaptığını duyuruyor.

‘Siyaseten katli vaciptir’ fetvasının kapı araladığı bu vahşeti, var gücümüzle teşhir ediyoruz. Takipçisi olmakla çok da iyi yapmıyor muyuz?

(KARAR)

Etiketler:
Share
422 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...