logo

Yangıın vaaar, gelsin İngiliz edebiyatı uzmanı söndürsün!


Ali İhsan Karahasanoğlu
a.karahasanoglu@gmail.com

1994’te Tayyip Erdoğan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı koltuğuna oturduğunda..

İtfaiye müdürü Abdurrahman Kılıç idi..

Epeyi bir süksesi de vardı..

Birkaç ay sonra, Tayyip Erdoğan, Yıldız Teknik Üniversitesi’nden Doç. Muhittin Soğukoğlu’nu, o makama atadı.

Kızılca kıyamet koptu..

Abdurrahman Kılıç gibi deneyimli birisi nasıl görevden alınır da, yerine bir başkası atanırdı?..

Atanan bilim adamı bir isim olduğu halde..

Aylarca hedef tahtasına oturtturuldu..

Dün itibari ile İtfaiye Daire Başkanlığı’nda yine bir değişiklik oldu..

Yeni başkan Ekrem İmamoğlu, partisinin Bayrampaşa İlçe Başkanı’nı İtfaiye Daire Başkanı yaptı..

Biraz kaba mı oldu?

Bayrampaşa İlçe Başkanlığı dışında, İtfaiye Daire Başkanlığı koltuğuna oturan, CHP jargonu ile sözümona “liyakat sahibi” Remzi Albayrak isimli muhteremin başka özelliklerini de öğrenmek mi istiyorsunuz?

“Yandaş dönemi bitiyor” diye sevinen, bizim mahallenin şapşal isimlerine örnek vermiş olayım, bakın nasıl liyakat sahibi bir isim, itfaiye gibi çok önemli bir uzmanlık isteyen görev alanının birinci ismi olmuş:

“Remzi Albayrak, (..) Kuleli Askeri Lisesi’ni ve İstanbul Üniversitesi İngiliz Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı’nı bitirdi.”

Oh ne güzel..

Askeri lise ile başlamış, sonrasında İngilizce biliyor mu, bilmiyor mu emin değilim ama..

İngiliz dili ve edebiyatında lisans eğitimi görmüş.

İtfaiye için de, olmazsa olmazdır, İngiliz dili ve edebiyatı konusunda lisans eğitim almak..

Çok önemlidir..

İngiliz edebiyatını bilmezseniz, yangını söndüremezsiniz..

İngiliz edebiyatını bilmezsiniz, yangını anlayamazsınız..

Yangın, önce gençlerin kalbinde alevlenir, sonra binaları sarar..

Gençlerin kalbindeki alevi de anlamak için, edebiyat alanında hayli ileri olan İngilizlerin edebiyatını iyi bilmek gerekir..

Ki..

Binalardaki yangını da bilesiniz..

Hay Allah..

Ben de kafayı mı yedim nedir?

Neler yazıyorum böyle..

Birkaç değişik kaynaktan, İtfaiye Daire Başkanlığı’na, İngiliz edebiyatı bölümü mezunu birisinin atandığını okuyup, kenarında köşesinde tek bir eleştiri görmeyince..

Ben de olayın havasına kapıldım, anlaşılan..

İşin esprisi bir yana..

Yeni İtfaiye Daire Başkanımızın tek becerisi, İngiliz edebiyatı uzmanlığı da değilmiş..

Albay rütbesi ile, 2010’da TSK’dan emekli olmuş..

Türkiye’de görev yaptığı yerlerden ziyade, yurtdışında görev yaptığı ülkeler, biyografisine yazılmış..

Demek ki, dışardan torpilli bir arkadaşımız..

İyi de..

Ekrem Bey, İtfaiye Daire Başkanlığı’na atayacak, liyakat sahibi, itfaiye konusunda uzman bir isim bulamamış mı?

Ki..

Daha bir yıl önce CHP’nin Bayrampaşa İlçe Başkanlığı görevine paraşütle inen..

Sonrasında Bayrampaşa Belediye Başkanlığı’na CHP’den aday gösterilen..

31 Mart seçimlerinde boyunun ölçüsünü alan bir ismi o göreve atamış!

Ben tahminimi söyleyeyim..

Belediyenin iştiraklerinden/daire başkanlıklarından birkaç tanesi İyi Parti’ye söz verilmişti..

Söz verilen o görevlendirmeler yapıldı..

Bazıları HDP’ye söz verilmişti. O görevlendirmelerin bir kısmı yapıldı, yapılıyor.

CHP teşkilatı, “Bizim başımız kel mi? Seçimi güya bizim adayımız kazandı. Bizim teşkilatımıza kadro tahsisi yok mu?” dedi..

Bu itiraz çerçevesinde..

CHP teşkilatından bir isim, yangın ile uzaktan yakından bir ilgisi olmadığı halde, bir tecrübesi bulunmadığı halde, İtfaiye Daire Başkanlığı koltuğuna oturtuldu..

Liyakat mi?

Onu siz, bizim mahallenin şapşal eziklerine sorun.

Ne liyakati?

Ne ehliyeti?

28 Şubat döneminden önceki Adalet Bakanı Mehmet Moğultay’ın dediği gibi..

“Bakanlığımda 5 bin yeni kadro ihdas ettim. Bunları teşkilatıma tahsis ettim. Ne yani, bakanlık kadrolarına, MHP’lileri mi atayacaktım” dediği gibi.

Ekrem Bey de..

“Ne yani, İtfaiye Daire Başkanlığı’na, itfaiyeci birisini mi atayacaktım” dercesine..

İngiliz edebiyatı uzmanı bir partili albayı, başkanlık koltuğuna oturtmuş.

Allah, İstanbul’u yangından korusun..

Bu atama ile birlikte..

CHP bir taşla, iki kuş birden vurmuş oluyor..

Hem teşkilatına “Kadrolaşıyoruz, aman disiplinsizlik yapmayın” diyor..

Bir yandan da..

Asker emeklilerine selam çakıyor..

12 Eylül darbesi sonrasında benzer tabloyu yaşamıştık.

Belediye başkanlığına bir albay..

Bilmem ne daire başkanlığına bir yarbay..

Bilmem ne daire başkanlığına bir yüzbaşı..

Böyle böyle gidiyordu, kadro..

CHP de şimdi, darbecileri taklit ediyor..

15 Temmuz hain darbe girişimine “Tiyatro” dedi..

O darbe girişiminin aslı yapılacak olursa..

Kadroları asker emeklileri ile nasıl dolduracaklar, onun provasını yapıyor..

Yoksa..

Bir emekli albayı, tepeden inme bir operasyonla en büyük ilin, en önemli ilçelerinden birisine ilçe başkanı yap..

İki üç senelik bir siyasi tecrübesi bile olmayan bir emekli albayı, halkla iç içe olması gereken bir konuma getir..

Ardından, yine halkla iç içe olması gereken belediye başkanlığına aday göster.

Seçmen cevabını versin..

Ardından da..

“İlçe teşkilatı olmadı.. Belediye başkanı olmadı.. Bari İtfaiye Daire Başkanı olsun” dercesine..

İstanbul’un en önemli daire başkanlıklarından birisinin başına getir..

CHP’den başka ne bekleyebilirsiniz ki?

(YENİ AKİT)

Etiketler:
Share
398 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...