logo

18 Temmuz 2019

Semtürreise nasıl yerleşti Orhan Veli?


Akif Beki
a.beki@gmail.com

Berlin Şiir Evi’nin portalı Lyrikline’da, geçen yıl en çok okunan şiirler sıralamasında Orhan Veli’nin Anlatamıyorum’u ikinci gelmişti…

Uzun süredir hasret kaldığımız bir başarı ki hafta boyu milli gururumuzu okşadı, hemen her mecrada iftiharla duyuruldu, hala övünç ve sevinçle paylaşılıyor.

Fakat bu başarıda en büyük payın sahiplerinden birinin hiç anılmamasına gönlüm el vermiyor. Yapılan haksızlık ve vefasızlığa değinmeden geçemiyorum.

‘Dünyada en çok okunan ikinci şiir’ haberleri, Lyrikline’a Türkiye’den hatırı sayılır yeni takipçi kazandırmış. Site iki gün önce, haberin yayılmasını sağlayarak bu ilgiyi tetiklediği için Türkiye partneri şair-yazar Metin Celal’e Twitter’dan teşekkür etti. Bence de hak etti, bu kadirşinaslığı takdir etmiyor değilim.

Ama neden aynı kadirşinaslık AK Partili Ali İhsan Yavuz’dan esirgeniyor, ona da ağdalı bir teşekkür yok mu? Affedilmez bir ihmalkarlık!…

Anlatamıyorum’un bu sürpriz yükselişinde “Hiçbir şey olmadıysa bile mutlaka bir şeyler oldu, bakın ben başka bir şey söylüyorum” siyasetinin etkisi nasıl inkar edilebilir?

Ali İhsan Bey’in paraladığı o yalın lügatin edebi sonuçlarından biriyle karşı karşıya olduğumuzu kabul edelim.

Parlamış, hatta yeniden patlamışsa bunu Anlatamıyorum’un şairinden ve unutturmayan şiir ehlinden sonra hiç şüphesiz Ali İhsan Bey’e de borçluyuz. Hissesi gözardı edilemez. Hani alkış ve tezahürat!

Anlatamıyorum’un dünya sıralamasına girmesiyle ‘bir şeyler oldu’ edebiyatı arasında keyfi bağ kurmuyorum.

Hayır, sadece şu dizelerle akrabalığından dolayı da değil: “Bir yer var, biliyorum/Her şeyi söylemek mümkün/Epeyce yaklaşmışım, duyuyorum/Anlatamıyorum.”

Aynı ıstırabı anlatıyor göründüğü yetmezmiş gibi, zamanlamayı da koyun bu çakışmanın üstüne…

Haberlerde, Türkiye’den Lyrikline sitesine ilginin her geçen gün arttığı, son yıllarda hep ilk 5’e girdiğimiz belirtiliyor.

Önceki senelerin listelerinde de benzer bir korelasyon var mı diye merak ettim. Bu bilgiye siteden ulaşamayınca da Metin Celal’i aradım…

Meğer sitede açıklanmıyormuş bu istatistik. Editörler toplantısında paylaşılıyor, oradan yayılıyormuş. Var olsun, Metin Celal duyurmasa haberimiz olmayacaktı yani.

Ayrıca; 2016-17 arasında Türkiye, siteye girişte yedinci sıradayken geçen sene üçüncülüğe çıkmış. Ama bu, en çok şiir okuyan ülkeler listesiymiş.

En çok okunan şiirler listesine gelince, Türkçe bir şiir daha önce ilk 10’a hiç girememiş, ilk kez görülüyormuş.

Bu da, Ali İhsan Bey’in Türk edebiyatına katkısını ispat için başka kanıta ihtiyaç bırakmıyor.

Rahatlıkla şunu söyleyebiliriz; günlerdir kutladığımız edebi ödül, biraz da Ali İhsan Bey’in eşsiz katkısının eseridir.

Onun verdiği ilhamla, aslında alakası yokken Orhan Veli’nin bu şiiri, anıştırma yoluyla okurca yeniden yorumlandı. Ama bu kez alaycılığa oturtularak ironi ve hiciv için…

Semtürreise yani en baş tarafa, şiirseverlerin ta başucuna işte böyle gelip yerleşti Anlatamıyorum şiiri, sağ olsun Ali İhsan Bey!

(KARAR)

Etiketler:
Share
347 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...