logo

05 Temmuz 2019

Çamur


Hakan Albayrak
h.albayrak@gmail.com

Ali Babacan ve arkadaşlarının yeni bir parti kurmaya hazırlandıkları ortaya çıkalı beri bekliyorduk böyle şeyler.

Bu kadar ‘kör kör parmağım gözüne’ olacağını bekliyor muyduk peki?

Elbette.

Bu saatten sonra başka türlü olamazdı zaten; çünkü -şairin de dediği gibi- insanlar anlaşıldı.

Kimlerin neye nasıl tepki verdiği ve vereceği, kimlerin karakterinin nelere elverdiği ve elvereceği çoktan anlaşıldı.

Kimlerin neye nasıl tepki vermediği ve vermeyeceği, kimlerin karakterinin nelere elvermediği ve elvermeyeceği de anlaşıldı çoktan.

Şaşırtıcı, hatta sarsıcı bir hamle yaptığınızı zannedersiniz; ama tıynetiniz bilindiği için o hamleniz şaşırtmaz ve sarsmaz, ‘Bu zevattan başka bir şey beklenemezdi zaten’ dedirtir…

Çok zekice, hatta dahiyane bir plan kurduğunuzu zannedersiniz; ama niyetiniz malum olduğu için ortalama zekâ sahibi her insan için “kör kör parmağım gözüne”dir yaptığınız…

Sürpriz yok.

“Babacan ve arkadaşlarının yeni parti projesine karşı ilk hamle ne olur?” sorusuna bir ağızdan verilen cevap neydiyse o işte; akla gelen ilk ve en bayağı şey:

Babacan’a “FETÖ’cü” yaftası yapıştırmak.

***

Neymiş?

Bakanlığı döneminde yaptığı atamalarda birçok FETÖ mensubunu önemli mevkilere getirmek suretiyle FETÖ’ye yardım etmiş Babacan!…

Geçen gün hakkında suç duyurusunda bulunuldu.

Savcılığın harekete geçtiği söyleniyor.

FETÖ’nün FETÖ’lüğünün henüz bilinmediği veya hükümetçe kabul edilmediği o dönemde FETÖ mensuplarını önemli mevkilere getirmeyen bir bakan yoktu; aynı işlemlerin diğerleri hakkında -ve hepsinin başında bulunan dönemin başbakanı hakkında- da yapılmasını bekleyebilir miyiz?

Efendim?

Sadece yeni partide adı geçenler hakkında mı yapılmasını bekleyebiliriz?

İşte; ‘kör kör parmağım gözüne’!

***

Salağa yatıp işin mantığını sorguluyormuş gibi yapmaya devam edelim:

Kardeşim, Babacan’ın bakanlığının ve FETÖ’yle mücadelenin başlangıcının üzerinden seneler geçti, suç duyurusunda bulunmak için niye şimdiye kadar beklediniz?

Cevap, suç duyurusunun ilk cümlesinde:

“Son günlerde Devlet eski Bakanı Ali BABACAN isimli kişinin yeni bir parti kuracağı hakkında haberler sıklıkla medyada boy göstermektedir…”

Gizlisi saklısı yok.

Konu belli, dert belli.

İyice belli olsun, ‘kör kör parmağım gözüne’nin dibi bulunsun diye düşünülmüş olmalı ki, metnin ikinci cümlesinde şöyle denmiş:

“Esasen, uzun yıllar uyguladığı dışa bağımlı yanlış ekonomi politikaları nedeniyle bugün yaşadığımız ekonomik soruların da esas müsebbibi olan adıgeçen kişinin zamanlaması çok manidar olan bu girişimi, FETÖ terör örgütünün son siyasi gelişmelerden faydalanarak mevcut hükûmeti zora sokmak, bir nevi intikam almak ve ülkeyi kaosa sürüklemek için adı geçen kişiyi yeniden görevlendirdiğini göstermektedir…”

FETÖ bahane, ‘Yeni parti mevcut hükümeti zora sokabilir’ endişesinin ifşası şahane!

***

Bu daha ‘varan 1’.

Korkunç bir çamur fırtınası geliyor.

Ahmet Davutoğlu da hedefte elbet.

Neyse ki çamurun çamur olduğunu herkes biliyor.

Tutmaz.

Çamur atanlar, kendilerini biraz daha kirletmiş olmakla kalır.

(KARAR)

Etiketler:
Share
385 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...