logo

06 Nisan 2019

İmamoğlu’nu başkan yapma örgütü!


Akif Beki
a.beki@gmail.com

En son Yeni Şafak gazetesi benzer bir teşkilat kurmakla suçlanmıştı. Onlarınki “Erdoğan’ı başbakanlığa hazırlama örgütü’ydü…

2002 başında gazete binası Organize Suçlar Şubesi tarafından basılmış ve devamında, patron Albayraklar gözaltına alınmıştı.

Sorguda işkence gören, hapse girip çıkan Mustafa Albayrak, şöyle özetleyecekti: “Geleceğin başbakanını hazırlamakla suçlandık. Onlara göre, geleceğin başbakanını hazırlamak ancak çeteyle olabilirdi…”

Albayrak’ı doğrulayan bir veri de şu; Organize Suçlar şefi Adil Serdar Saçan, Basın İlan Kurumu’na başvurarak Yeni Şafak’a kanunen verilen ilan ve reklam payının süresiz kesilmesini istedi. Gerekçeler arasında, ‘bir yıl mahkumiyet alıp siyaseten yasaklanmış bir şahsı ülkenin başına getirmek için nasıl destek verdiklerinin malum olması’ da zikrediliyordu.

AK Parti’nin iktidara gelmesi ve Erdoğan’ın siyasi yasağının kalkması, başbakanlık engelinin kadırılması için canla başla çalışmak, didinip çırpınmak örgütlü suç faaliyeti gibi gösterilebiliyordu.

Oysa sorulduğunda Yeni Şafakçılar, amaçlarının Erdoğan’ı illa başbakan yapmak olmadığını, zorbalıkla önü kesilip hakkı yendiği için yanında durduklarını, o gün kim mağdur olsa sahip çıkacaklarını, herkes için haksızlığa karşı duracaklarını söylüyordu.

Peki ya bugün?…

31 Mart’ta İmamoğlu’nu başkan yaptırmak için sandıkta darbe örgütlendiği söyleniyor. Üstelik bu uçuk kaçık safsatalar, dün aynı uyduruk karalamaya maruz kalan mecralarda da kendine yer bulabiliyor. Kaderin cilvesi, ne tesadüf!

***

Polis baskınına karşı bütün medya Yeni Şafak’ın yanındaydı. Ölümüne çatıştıkları Hürriyet dahil. Yayın Yönetmeni Özkök’le başyazar Ekşi de ‘kavgalıyız’ demeden, geçmişin hıncını çıkarmaya kalkışmadan, fırsatçılığa kapılmadan dayanışma sergiledi. Devlet gücünü arkasına alıp rakip ezmeye, intikama alet etmeye, ‘müstahak, beter olsunlar’ rövanşizmine kimse tenezzül etmedi.

Tepki dili ortaktı. Ağzını açan hemen herkes ‘Basın özgürlüğüne darbedir, kabul edilemez, polis devleti mi burası, devlet kabadayılık taslamaz, kanunsuzdur, amaç susturmak’ terminolojisini kullanıyordu.

Baskına uğrayan Yayın Yönetmeni Selahattin Sadıkoğlu’na sordum, yanlış hatırlamıyormuşum, Amerikan Başkonsolosluğu’ndan da Yeni Şafak’a destek ziyaretine gelmişler. AB ve Washington’dan, devrin iktidar sahiplerini basın özgürlüğüne saygı duymaya çağıran çokça uyarı ve kınama mesajı da yayımlanmış.

Erdoğan okuduğu şiirden ceza aldığında, hapse girdiğinde, başkanlığı gaspedildiğinde, yasaklandığında, sonra iktidara gelip kurulu düzenin gadrine her uğradığında da aynısını yaptılar. Demokrasiye, sandığa, milli iradeye, basın hürriyetine, düşünce ve ifade özgürlüğüne saygı duymaya çağırdılar direnenleri…

AK Parti kazandığında, zaferini tereddütsüz tanıyan da bu dış merkezlerdi. Yasaklı genel başkan sıfatıyla kapılarını açtılar, seçilmiş başbakan muamelesi yaptılar, birinci sınıf protokolle ağırladılar başkentlerinde.

Hepsini içişlerimize müdahale saydı fakat eski statükocular, burun sokmasınlar diye kızıp köpürdüler dış merkezlere, ‘ne hakla karışırsınız, haddinize mi, sizi ilgilendirmez’ diye rest dahi çektiler.

Demokrasi ve insan hakları alanındaki kötüleşmeleri dünyaya şikayet etmek, eski muktedirler nezdinde kendi ülkenizi karalama ihanetiydi. Ama hak, hukuk ve demokrasi mücadelesi verilirken antidemokratik düzenlerin egemenlik ve bağımsızlık zırhının arkasına saklanamayacağını savunanlar, kazanana dek dünyadan dış destek aramaya devam etti.

Şimdiyse…“Meşru sonuçların kabullenilmesi, demokrasinin önemli unsurlarından biridir” demiş Amerikan Dışişleri. Adetten, standart bir açıklama. Vay sen misin! Eskide kaldığını sandığımız düzen refleksleri ayağa kalkıyor, hop oturup hop kalkarak…

‘Seçimlere dış müdahale ve FETÖ kumpasının delilini bulduk’ diye buna sarılıyor dört elle iktidar medyası. “ABD’nin etekleri niye tutuştu, demek ki İmamoğlu’nu başkan yaptırmak istiyorlar, projeleri bu, seçimler iptal edilsin” cayırtısı koparıyorlar.

Daha dün gibiydi, ne çabuk değişti yahu roller?

(KARAR)

Etiketler:
Share
343 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...